Bildiğiniz üzere 9 Eylül’de Apple’ın iPhone 6S etkinliği vardı. Bu etkinlikte yeni iPhone’larla birlikte yeni Apple TV, iPad Pro ve onunla entegre oyuncaklar Apple Pencil ile Smart Keyboard tanıtıldı.

Bu yazımda etkinlikten ya da ürün özelliklerinden bahsetmeyeceğim. Başlıktan da görüldüğü üzere bu yazı teknolojiden anlamayan insanlar kadar anlayanların da ağzına pelesenk olmuş bir klişe hakkında.

Steve Jobs olağanüstü bir vizyonerdi. Apple’a maddi ve manevi olarak büyük katkılarda bulundu. Hırsı, tutkusu onu ilk önce şirket içinde sonrasında da Dünya çapında efsaneleştirdi. Herhalde bu söylediklerime bugün Apple hayranları kadar Apple’ı sevmeyenler de katılacaktır. Gelin görün ki bu durum Steve Jobs ölmeden önce hiçte böyle değildi. Bugün ezbere yorum yapanlar ne kadar Tim Cook ve diğer yöneticileri yerden yere vuruyorlarsa zamanında Steve Jobs’a da aynısını yapıyorlardı. Steve Jobs onlar için itici ve tribüne oynayan tabiri caizse tam bir “jerk”tü. Tabi ki de değeri öldükten sonra anlaşıldı, insanoğlunun doğasında bu var sonuçta. Bu duruma bir lafım yok. Benim asıl yakındığım şey ve artık görmekten, duymaktan bıktığım “Steve Jobs olsaydı…” klişesi.

Evet Steve Jobs olsaydı Apple bugün belki de çok farklı bir konumda olabilirdi. Ne olurdu, neler yaşanırdı asla bilemeyeceğiz ama artık şunu kabullenmemiz gerek: Steve Jobs öldü, geri gelmeyecek. Allah rahmet eylesin. RIP. Üşüyoruz Steve reyiz. rekt. gg wp. bitti. İlk olarak bunu kafanızın bir köşesine oturtun.

İkinci olarak insanların kapıldığı en büyük yanılgılardan biri Steve Jobs döneminde şirketin dört dörtlük olduğunu zannetmeleri. ÖYLE BİR ŞEY YOK. Evet Steve çoğu konuda çok kilit kararlar verdi ve haklı çıktı ama bu onun hiç bir zaman yanılmadığı anlamına gelmiyor. Yanıldığı konulardan en popüleri iPhone 4’teki anten mevzusudur ki o olay bugün yaşansaydı “Steve Jobs olsaydıcılar” yüzünden internete 1 hafta giremezdik. Yani nasıl ki Steve Jobs zamanında Apple’da bazı olumsuzluklar yaşanıyorsa Tim Cook zamanında da yaşanıyor ve bu tarz sorunlar bundan sonraki CEO’ların döneminde de yaşanacaktır. Apple gibi devasa bir şirkette bu gibi durumlar gayet normal. Bunu da kafanızın diğer bir köşesine oturtun.

Son olarak bugünlerde “Steve Jobs olsaydıcıların” gün yüzüne çıkmasına sebep olan Apple Pencil mevzusuna gelelim.

Bilmeyenler için hemen meseleyi özetleyeyim efendim: Bundan 8 sene önce, evet tam 8 sene önce Steve Jobs 3,5 inçlik ilk iPhone tanıtımında Multi Touch özelliğinden bahsederken “Who wants a stylus ?” gibi bir cümle kullanıyor ve iPhone’da stylus yerine parmaklarımızı kullanmanın çok daha mantıklı olduğundan bahsediyor. Apple’da geçtiğimiz etkinlikte iPad Pro’da daha iyi çizimler yapabilmek için Apple Pencil’ı tanıtınca aman Allahım her kafadan bir ses bir yaygara bir yaygara…

Bakın teknolojiyi öyle arada bir haberdar olmak için takip eden adam bunu der anlarım ama bunu iş edinmiş, sektör tarafından kabul edilmiş editörler sırf popüler akıma uyabilmek için bunu derse onu kabullenemem. Yukarıdaki paragrafı tekrar okuyun. Sene 2007 ve 3.5 inçlik bir “telefon” dan bahsediyor Steve Jobs. Haklı olarak da bu denli ufak bir ekranda stylus kullanmanın saçma olduğunu izah ediyor. Aradan 8 sene geçmiş. Teknoloji inanılmaz bir hızla gelişiyor ve Apple profesyoneller için hatta bence ciddi bir şekilde tasarımcıları hedef alan 12,9 inçlik bir tablet üretiyor sonra da diyor ki “çizimlerinizde kullanabilmeniz için hassas bir kalem olan Apple Pencil’ı ürettik” Bunun neresi yanlış ? Ben burada ne bir ilkeye karşı geliş ne de bir mantık hatası göremiyorum. Apple kimseye ‘iPad Pro’yu kullanabilmek için bu kalem şart diye bir şey söylemedi’. Eee ? Eğer parmağıyla yüksek kalite Photoshop ya da Autocad çizimi yapabilen varsa buyursun.

Büyük ekran meselesi de aynı şekilde. Apple, iPhone’ların ekranını büyüttüğünde eleştirenlerle ekranı büyütmediği için eleştirenler aynı kişiler. Söz konusu Apple olduğunda olumlu ve olumsuz tepkilerin dozajı 2 kat artıyor anlıyorum ama tepkilerin mantık çerçevesinde olmasına dikkat edilmesi gerekiyor.

Tüm bunları bir kenara bırakın Apple şirket tarihinin en iyi dönemini geçiriyor. Yani teorik olarak şuan şirketin başında Steve Jobs olsa dahi yapabileceği maksimum şey bu olacaktı 🙂

Sonuç olarak demem o ki “seçkin editörler” saçma sapan bir akıma kapılıp gitmeyin, önce iki dakika oturun düşünün, kendi fikirlerinizle konuşun başkalarınınkilerle değil.

Şimdilik diyeceklerim bu kadar. Okuduğunuz için teşekkür ederim. Karşılıklı çemkirmek istiyorsanız eğer aşağıdaki alanı kullanabilirsiniz.

Sevgiler…