Herhangi bir konuya tutkuyla, saplantılı bir şekilde bağlanmak, onunla yatıp onunla kalkmaktır geek olmak. Sinema, çizgi roman, edebiyat geek’i olabileceğiniz gibi futbol, teknoloji, tarih geek’i de olabilirsiniz. Herhangi bir sınırı yoktur. Temelinde merak, tutku ve özgürlük vardır geek olmanın. Peki Türkiye’de nasıl yaşar bu geek’ler?
- Ortamlarda yaptığınız Star Wars, LOTR, HP ve bilimum klasiklerin göndermelerini kimse anlamaz.
- Bir konuya karşı gösterdiğiniz fazla ilgi çoğu insan tarafından saçma bulunur.
- Diğerlerinin klişe muhabbetlerine girmediğiniz için size hastalıklı gibi davranırlar.
- İlgilendiğiniz konuyla ilgili sizi delicesine heyecanlandıran bir gelişmeyi paylaşacak kişi bulamazsınız.
- Tutku duyduğunuz konuya yönelik yaptığınız birtakım fedakarlıklar anlamsız bulunur.
- Sizi ruhen anlayan ama dinliyormuş gibi yapan insanlarla muhatap olmak zorunda kalırsınız.
- Bir lightsaber peşinde koşmak, çizgi roman okumak, SW tişörtü giymek sizi çocuk yapar.
- Program yazabilmek, bilgisayardan anlıyor olmak ucubeliktir, asosyalliktir çoğusu için.
- Diğerlerinden farklı göründüğünüz, farklı konuştuğunuz, farklı düşündüğünüz için hor görülürsünüz.
- Muhatap bulamadığınız için birçok kez kendinizi sorgulamak durumunda kalırsınız istemsizce.
- Muhatap bulduğunuzda ise delicesine sevinir, saatlerce konuşmak istersiniz.
Türkiye’deki geek’ler genelde maddi sınırlamalar, dil ve ortam eksikliğinden dem vururlar. Geek olan bir şekilde maddi sınırları aşar. Geek olan dili de öğrenir, ama iş ortama gelince geek olanın eli kolu bağlanır. Ortam, çoğu zaman geek olanın kontrolünü sağlayamayacağı bir şeydir. Çoğu zaman da geek olan ortamda yalnızdır. Çoğu zaman ortamda yalnız olan bu geek, ne yazık ki yavaşça içine kapanmaya ve kendini dış dünyadan soyutlamaya mahkumdur. Dünyanın geri kalanında geek olmak ile Türkiye’de geek olmak arasındaki en temel fark budur; ortam.
Bu hafta sonu Türkiye’nin en geek ortamlarından birinde, Gaming İstanbul’daydım. Burada başkaları tarafından ilgilendikleri saçma bulunan, hor görülen, anlaşılmayan insanların ne kadar harika işler yapabildiklerine ve ne kadar güzel insan olduklarına bir kez daha şahit oldum. Mutlaka bir döneminde içine kapanmış, kendini dış dünyadan soyutlamış bu insanların anlaşılma kaygısından uzak, tutkusunu yansıtabildiği ortamlarda ne kadar yaratıcı olabildiklerine bir kez daha şahit oldum. Hastalıklı kişilerin, kendisini sorgulayanların, çocuk gibilerin bu dünya için ne kadar gerekli olduklarına bir kez daha şahit oldum.
Ben bu hafta sonu farklı olmanın, geek olmanın muhteşemliğine bir kez daha şahit oldum.
sevgili admin bunları yazarken neler yaşadınız anlık bir hype verdim bu düşüncelerinizin nedenini. çoğu yerine katılmadığımı söylemek zorundayım ya da siz nerede yaşıyorsunuz anlattığınız ucubelik ya da hor görme ben bir dışardan bakan olarak insanların geeklere hayranlık beslendiğini ve eğlenmelerine olan sevimli bakışlarını gördüm.ki ayrıca program yazanın her yerde el üstünde tutulduğu ve bilgisayardan anlayana dahi gözüyle bakıldığı bir dönemde yaşıyoruz. bu düşünceyi taşımanız son derece üzücü.bir de bu yazıların rengini değiştirebiliyor muyuz acun abi görülmüyorlar ?
bir de özür dileyerek belirtmek istiyorum ki ya neden geek? mesela benim bir arkadaşım vardır ve edebiyata tutkulu ama ben ona bakınca edebiyat geeki değil de aa evet bak bu edebiyata ilgi duyuyor seviyor demeyi daha doğru buluyorum insanları biri kalıba sokup onları yalnızlaştırmaktansa bir bütün olmaya itilmeliler bırakalım da insanlar oluşturdukları farklılıklarla bütün olsunlar.
saygılar
Türkiye’de yaşıyorum. Yukarıda yazdıklarımı her geek yaşamasa bile bu tarz insanların başına mutlaka gelen genel geçer olaylardır. Ayrıca dışarıdan bakmak ve onlardan biri olmak arasında büyük fark olduğunu da belirteyim.
Böyle bir detay bana çok anlamsız geliyor ama ben program yazan adamın, etrafına bundan para kazandığını söyleyene kadar ciddiye alındığını görmedim. Yazıda vurguladığım şey programcılar mı?
Bir konu hakkında geek’im ya da değilim demek kişinin kendisine kalmış. Basit bir sıfat sadece bu. İstersen geek deme de patates de. Birine sen edebiyat geek’isin dediğinde onu kalıba sokmuş, yanlnızlaştırmış falan olmuyorsun. Tamamen kişinin kendisinde biten bir olgu bu. Ben yazının başında geek sıfatını yüzeysel bir şekilde açıkladım. Bu sıfatı daha iyi anlamak için araştırmak ve dünyanın diğer yerlerindeki örneklerini de görmek yararınıza olur.
Ufak detaylardan önce yazının vurgulamak istediği şeylerin yorumlanmasını yeğlerdim. Yorumunuz için teşekkürler.
bu çok sert bir yazım dili. her zaman böyle değil. açikcasi oldukça ilgi çekici de olabilirsiniz. bazı meraklı insanlar geek & nerd sever.